Her Şeyin Bedeli Var! Başarı için de Bedel Ödemelisin

Her Şeyin Bedeli Var! Başarı için de Bedel Ödemelisin



Son pişmanlık neye yarar, her şeyin bedeli var…

Sınavlara hazırlanmak sistemli ve planlı bir çalışmayı gerektirir. Bu da sevdiğiniz birçok şeyden fedakârlık yapmanızı gerektirir. Eğer sevdiğin bir mesleği yapacağın üniversiteyi kazanmak istiyorsan sevdiğin bazı şeylerden vazgeçeceksin. Mesela saatlerce TV izlemekten, bilgisayar başında zaman geçirmekten, bütün lig maçlarını izlemekten ve daha birçok severek yaptığın şeyleri sınırlandırman gerekecek. Bir koltukta iki karpuz taşıyamazsın. Birisinden vazgeçeceksin.

Adamın birisi omzuna bir dövme yaptırmak ister. Bunun için bu işlerin uzmanı olan birisine gider. ”Bana bir dövme yap, ama yaparken canım acımasın.” der. Dövmeyi yapacak kişi: ”Tamam yapalım ne dövmesi istersin? “adam gururla”kükremiş bir aslan dövmesi olsun.? Dövme yapan kişi işine başlar. Derken adam iğnenin acısı ile bağırarak: “Öldürdün beni, neresinden başladın” diye sorar. Usta ise “kuyruğundan başladım” der. Adam “Sen kuyruğu boş ver, bu kuyruğun acısı çok fena, bizim aslan da kuyruksuz olsun.” Bunun üzerine usta kuyruktan vazgeçerek aslanın başka bir yeri için dövmeye devam eder. Acıyı yeniden hisseden adam “usta bu yaptığın da neresi çok canım yandı” diye sorar. Usta: ”burası da kulağı” diye cevaplar. Adam “sen işi kısa tut, kulağı da geç” Usta kulaktan da vazgeçer aslanın başka bir yerini dövmeye başlar. Adam yine feryat figan;”Çok canım yandı şimdi neresini yapıyorsun?” Usta; “Şimdi aslanın karnını yapmaya başladım. “Adam” Varsın karınsız olsun, acı arttı iğneyi az batır.”der. Usta bu duruma hem çok şaşırır, hem de çok kızar.

İğneyi bırakarak;”yapmıyorum sana dövme, nerede görülmüş kuyruksuz, başsız, gövdesiz bir aslan. Tanrı bile böyle bir aslan yaratmamıştır.”
( Bu hikayenin son bölümünün farklı olduğu bir anlatımı daha vardır.
Adam sürekli “İğneyi az batır, gövdesi de olmasın” diye söylenirken usta işini tamamlar. Adam ustadan bir ayna isteyerek omzundaki dövmeye bakmak ister. Aynaya bakınca bir de ne görsün! Aslandan çok fareye benzeyen bir hayvan vardır ortada. Adam kızarak: ?Usta bu ne hal?? diye sorar. Usta: “Senin tarifine göre aslan ancak böyle olur. Madem ki aslana dayanacak yüreğin yok, ne diye aslan dövmesi istersin” Sana yakışan ancak bir fare dövmesidir. )

Hiçbir başarı kolay elde edilmez. Hiçbir güzellik kendiliğinden gelmez. Çalışmadan, acı çekmeden başarıya ve mutluluğa ulaşamazsınız.
Eğer istediğiniz aslan olmaksa, bedelini de ödemelisiniz. Çaba göstermeden elde ettiğiniz başarı kalıcı ve doyurucu olmaz. Zorluklara ve acılara katlanmadan aslan olamazsınız, bu durumda fare olmaya razı olacaksınız.
Sefiller’in yazarı Ünlü Fransız romancı Victor Hugo (1802-1885) ortaya iyi bir ürün çıkarma konusunda o döneme göre büyük bir fedakârlık yapmıştır.

Fransız romancı, “Notre Dame de Paris” adlı eserini yazmaya başladığında bütün giyeceklerini bir sandığa koyarak yakın bir dostuna emanet eder. Dışarı çıkmadan, eserine yoğunlaşıp bir an önce tamamlamak için böyle bir yönteme başvuran Victor Hugo, sandığı verdiği dostunu da, kitabını bitirmeden getirmemesi için sıkı sıkıya uyarır. Ve Victor Hugo amacını gerçekleştirir. Ortaya günümüze kadar uzanan kalıcı bir eser çıkar.

Ya siz, amacınıza ulaşmak için nelerden fedakârlık ediyorsunuz. Sizlerin, elbiselerinizi değil ama Televizyonu, Cep Telefonunu, Bilgisayarı sınav sonrasına kadar sandığa kaldırmanız gerekmez mi? Sizi amacınıza daha da yaklaştırmaz mı? Seçim sizin…